4. Hukuk Dairesi         2021/3784 E.  ,  2021/5467 K.


"İçtihat Metni"

 

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davası üzerine, Uyuşmazlık Hakem Heyeti tarafından davanın kabulüne ve İtiraz Hakem Heyeti tarafından davalı vekilinin itirazının kabulü ile davanın kabulüne dair verilen kararın davacı vekili ve davalı vekili tarafından süresi içinde temyizi istenilmekle, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.

K A R A R-

Davacı vekili; davalının trafik sigortacısı olduğu aracın yaptığı kaza sonucunda araçta yolcu olarak bulunan davacının yaralanıp % 35 oranında malul kaldığını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 15.100,00 TL. kalıcı maluliyet tazminatının avans faiziyle birlikte davalıdan tahsilini; 1.400,00 TL. rapor ücretinin de yargılama giderleri içinde tahsilini talep etmiş; ıslahla maluliyet tazminatı taleplerini 117.069,63 TL'ye yükseltmiştir.
Davalı vekili; maluliyet durumuna itiraz ederek davanın reddini savunmuştur.


Uyuşmazlık Hakem Heyeti tarafından; davanın kabulü ile 117.069,63 TL. sürekli işgücü kaybı tazminatının 31.12.2019 tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline; 1.088,00 TL. rapor ücretinin de yargılama giderleri içinde davalıdan tahsiline dair verilen karara davalı vekili tarafından yapılan itiraz üzerine, İtiraz Hakem Heyeti tarafından, davalı vekilinin diğer tüm itirazlarının reddine, vekalet ücretine ilişkin itirazın kabulü ile UHH kararının 3.bendindeki "15.071,61 TL" rakamı yerine "3.014,32 TL" rakamının yazılmasıyla kararın düzeltilmesine, diğer yönlerden kararın aynen infazına karar verilmiş; karar, davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.


1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere; özellikle, davaya konu kazadaki yaralanmadan kaynaklanan geçici işgöremezlik zararının dava konusu olmadığı ve bu zarar için tesis edilmiş bir hüküm bulunmadığı dikkate alındığında, davalı vekilinin bu yöne ilişkin temyizde hukuki yararının bulunmamasına; davalı ... şirketi, zararın tamamı için temerrüde düştüğünden, ıslah ile artırılan bölüm için de temerrüt tarihinden faize karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin diğer tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.


2-Dava, trafik kazası sonucu oluşan bedensel zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.


Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının doğru biçimde belirlenmesi gereklidir. Sözkonusu belirlemenin ise, haksız fiilin gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan yönetmelik hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir.


Somut olayda; kaza neticesinde davacının maruz kaldığı yaralanmaya ilişkin olarak Dicle Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı tarafından düzenlenen 31.12.2019 tarihli raporda, davacının kaza nedeniyle oluşan maluliyeti % 35 olarak belirlenmiştir. Anılan bu raporun tanziminde 30/03/2013 tarihli Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümleri ile ekindeki cetveller yerine, 20.02.2019 tarihli Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik ile ekindeki cetvellerin kullanıldığı ve raporun kaza tarihi itibariyle yürürlükte olan yönetmeliğe göre düzenlenmediği görülmektedir.


Açıklanan hukuki ve maddi vakıalar karşısında; davacının kaza nedeniyle maluliyeti oluşup oluşmadığı ve varsa maluliyet oranının, 30/03/2013 tarihli Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümleri ile ekindeki cetvellere göre belirlenmesi için, en yakın üniversite hastanesinin adli tıp ana bilim dalı başkanlığından rapor alınıp oluşacak sonuca göre (maluliyet oranı bakımından davalı lehine oluşan usuli kazanılmış haklar dikkate alınarak) karar verilmesi gerekirken, hatalı maluliyet raporuna göre karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.


3-5684 sayılı Sigortacılık Kanunu, Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmeliğin 16/13. maddesi ve karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT'nin 17/2. maddesi gereği, davacı yararına hükmedilecek vekalet ücretinin, tarifeye göre belirlenen nisbi vekalet ücretinin 1/5'i tutarında (maktu ücretin altında kalmamak kaydıyla) olması gerektiği gözetilmeden ve maktu vekalet ücretinin altında kalacak biçimde eksik vekalet ücretine karar verilmesi de doğru görülmemiştir.


SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının REDDİNE; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin ve (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile İtiraz Hakem Heyeti kararının BOZULMASINA; dosyanın, hakem dosyasının saklanması kararını veren İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi'ne GÖNDERİLMESİNE;peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı ve davalıya geri verilmesine 27/09/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.

 

5 Kasım 2021 Cuma
© 2024 AS-Hukuk Tüm Hakları Saklıdır.